Firma Adı | Metro Investment |
---|---|
Puan | 1 |
Türkçe | Var |
Kaldıraç | Belirsiz |
Lisans | Lisanssız |
Min Yatırım | Belirsiz |
İçindekiler
Metro Investment adını kullanan yapının en büyük tehlikesi, SPK lisanslı ve Borsa İstanbul’da işlem gören Metro Menkul Değerler ile hiçbir resmi alakası olmamasına rağmen kendini o kurum gibi göstermeye çalışmasıdır. Sözde broker, yatırımcıların kişisel bilgilerine ulaşıp telefonla iletişim kuruyor, karşı tarafta güven yaratmaya çalışıyor ve ardından yüksek kazanç vaatleriyle cazip bir tablo sunuyor. Aracı kurum olduğunu iddia eden bu sahte yapı, önce yatırımcıya küçük kazançlar göstererek güven sağlıyor. Ardından daha büyük miktarlarda para yatırmaya ikna ediyor. Ama iş gerçek yatırım aşamasına gelince durum değişiyor: hesaplar kapatılıyor, çekim talepleri reddediliyor ya da tamamen görmezden geliniyor. Benim gözümde bu yöntem, yatırımcıyı tuzağa çekmenin en ucuz ve en aldatıcı yolu.
Lisanssız Faaliyetlerin Yarattığı Büyük Risk
Bana göre lisansı olmayan bir kurumla işlem yapmak, doğrudan riskin kucağına oturmak demektir. Bu tür forex şirketleri, yatırımcıyı yasal korumadan mahrum bırakır. Çünkü resmi bir düzenleyiciye bağlı olmayan her yapı, istediği gibi hareket etme özgürlüğüne sahiptir. Yatırımcının parası güvende değildir, hukuki açıdan da herhangi bir hak iddia etmek neredeyse imkansız hale gelir. Metro da tam olarak bu boşluğu kullanıyor. Adı bilinen bir şirketin itibarını arkasına alarak, sıradan yatırımcıya güvenli bir platform izlenimi sunuyor. Oysa ki en basit bir lisans sorgulaması bile bu kurumun tamamen sahte olduğunu gösteriyor.
İsim Benzerliği Tuzağına Dikkat
Bu sahte şirketin en güçlü kozu, isim benzerliği üzerinden yatırımcıları yanıltmasıdır. İnsanlar, daha önce kulaklarına çalınan bir kuruma kolayca güvenme eğiliminde oluyor. İşte bu zaaf, kötü niyetli kişilerin en büyük silahı. Bu kurum da bu yöntemi kullanarak yatırımcıları kendisine çekmeye çalışıyor. Eğer bir broker lisanssızsa, ne kadar cazip fırsatlar sunarsa sunsun, arkasında yalnızca boş vaatler vardır.
Bu sahte kurumla ilgili araştırmalarımda en çok karşıma çıkan ve aslında kafamı en fazla kurcalayan soru şu: Metro Investment gerçekten lisanslı mı? Açık söylemek gerekirse bu sorunun yanıtı tartışmaya yer bırakmayacak kadar net: hayır, lisansı yok. Üstelik bu fx şirketi, kendisinin bir lisansa sahip olduğunu iddia etme zahmetine bile girmiyor. Yani yatırımcıya “ben denetlenen, güvenilir bir brokerum” gibi bir güvence sunmaya çalışmıyor. Bana kalırsa bu durum, başlı başına bir tehlike işaretidir. Çünkü finans piyasalarında lisans, yalnızca formalite bir belge değildir; yatırımcının sermayesinin güvencesi ve şirketin yükümlülüklerini yerine getirme taahhüdüdür. Bir kurumda lisans yoksa, yatırımcının da güvence altında olmadığı çok açıktır. İşler ters gittiğinde veya paranızı çekmekte problem yaşadığınızda, hiçbir düzenleyici kurum sizi korumak için devreye girmez.
Lisanssızlığın Normalleştirilmesi
Benim açımdan asıl vahim olan, bu kurumun lisanssız çalışmayı olağan bir durum gibi göstermesidir. Bu bana göre, yatırımcıya karşı açıkça sorumluluktan kaçmak anlamına geliyor. Gerçekten güvenilir bir forex şirketi neden bir regülatörün denetiminden kaçsın? Neden yatırımcılarına resmi güvenceler sunmaktan geri dursun? Cevabı çok basit: çünkü lisans almak demek ciddi mali yeterlilik, müşteri varlıklarını koruma zorunluluğu, düzenli denetim raporları sunma gibi yükümlülükleri kabul etmek demektir. Bu şirket, tam da bu sorumluluklardan uzak durabilmek için lisanssız çalışmayı seçiyor.
Kurum hakkında araştırma yaptığımda karşıma çıkan en kritik sorulardan biri şudur: Metro Investment şikayetler neler? Cevap maalesef oldukça karanlık ve yatırımcıların mağduriyetleriyle doludur. Kullanıcıların büyük kısmı, para çekme taleplerinin sürekli olarak engellendiğini dile getiriyor. Para yatırma aşaması son derece hızlı ve sorunsuz ilerlerken, iş para çekmeye geldiğinde tablo tamamen değişiyor. Şirket, türlü bahanelerle süreci uzatıyor: teknik arıza bahanesi, işlemin kontrol aşamasında olduğu yalanı ya da telefonlara hiç yanıt vermemek. Benim yorumum, bu yaklaşım bilinçli bir oyalama taktiğidir ve yatırımcının fonlarını geri alamaması üzerine kurgulanmış bir düzenin parçasıdır.
Para Çekme Sorunları
Tekrar Tekrar Tuzağa Düşürme Stratejisi
Müşteri Temsilcilerinin Çelişkili Tutumları
Benim uzman görüşüm oldukça net: Metro Investment güvenilir değildir. Güvenilirlik, yalnızca yatırımcının parasını platforma yatırabilmesiyle ölçülemez; arkasında bir regülatörün onayı, şeffaf işleyiş politikaları ve yatırımcıyı koruyan denetim mekanizmaları bulunması gerekir. Ancak bu kurumda hiçbirinin olmadığını açıkça görüyoruz. Lisansı olmayan, hesap türleri hakkında bilgi paylaşmayan, müşteri desteğini en alt seviyede sunan bir yapının güvenilir olduğunu iddia etmek bana göre doğru olmaz. Bir brokerın güvenilirliğini ölçmek için bakılması gereken ilk kriter, yasal dayanağıdır.
Şikayetler Güven Problemini Doğruluyor
Metro Investment Güvenilir mi? Bir şirketin güvenilirliğini anlamanın bir diğer yolu, yatırımcıların deneyimlerini incelemektir. Firma hakkında yapılan şikayetler, güven eksikliğini apaçık ortaya koyuyor. Para yatırma süreci neredeyse anında gerçekleşiyor; yani şirket yatırımcının sermayesini alırken hiçbir problem çıkarmıyor. Fakat iş para çekmeye gelince tablo tamamen değişiyor. Telefonlara çıkmamak, teknik arıza bahanesi uydurmak, talepleri görmezden gelmek ya da süreçleri sürekli “kontrolde” göstererek oyalamak… Tüm bu yöntemler bana göre güvenilir olmadıklarının en açık kanıtıdır.
Ödeme Yöntemleri
Bu sahte kurumun en sık kullandığı taktiklerden biri, güvenilir izlenimi yaratmak için Türkiye’nin önde gelen bankalarını işin içine katmasıdır. Şirket Ziraat Bankası, İş Bankası, Yapı Kredi, Kuveyt Türk ve QNB Finansbank gibi kurumlar üzerinden EFT kabul ederek yatırımcıya “bakın, büyük bankalarla çalışıyoruz” mesajı vermeye çalışıyor. Ancak burada unutulmaması gereken gerçek şudur: bankalar yalnızca bir para transfer aracı konumundadır. Yani bu isimler aracı kurumun güvenilirliğini hiçbir şekilde doğrulamaz.
Hesap Türleri
Bir aracı kurumun ciddiyetini ölçmenin yollarından biri, sunduğu hesap türlerine bakmaktır. Normalde güven veren her broker, farklı yatırımcı profillerine uygun hesap seçeneklerini detaylandırır. Standart, VIP veya Demo hesap gibi türler, beraberinde minimum teminat miktarı, spread oranları ve işlem koşullarıyla açıkça paylaşılır. Ancak kurumu incelediğimde karşılaştığım manzara oldukça şaşırtıcıydı. Web sitesinde yalnızca basit bir “hesap aç” formu bulunuyor. Hiçbir detay yok, hiçbir bilgilendirme yapılmamış. Benim yorumum, bu durum tamamen şeffaflıktan uzak bir yaklaşımı işaret ediyor. Çünkü hesap türlerini açıklamayan bir forex şirketi, yatırımcının beklentilerini ve haklarını baştan görmezden geliyor.
Kampanya ve Bonuslar
Bir diğer dikkat çekici nokta, kurumun yatırımcıya yönelik kampanya veya bonus sunmamasıdır. Pek çok forex şirketi, yeni yatırımcıları cezbetmek ya da mevcut müşterilerini elde tutmak için hoş geldin bonusu, yatırım bonusu ya da kayıp telafi kampanyaları gibi teşvikler uygular. Şirkette ise böyle bir uygulama yok. İlk bakışta bu, “en azından abartılı vaatlerle yatırımcı kandırmaya çalışmıyorlar” şeklinde olumlu görünebilir. Ancak ben bu tabloya daha eleştirel yaklaşıyorum. Çünkü bonus sisteminin olmaması, bana göre pazarlama vizyonunun eksikliğini ve yatırımcıya verilen değerin sıfırlandığını gösteriyor. Müşterisini cezbetmeye bile çaba göstermeyen bir fx şirketinden güvenilirlik ya da sürdürülebilirlik beklemek büyük bir hayaldir.
Türkçe Destek Durumu:
İşlem Platformu:
Maksimum Kaldıraç Oranı: